Gücümüzün Dogusu

Victor Sergein Gucumuzun Dogusu adli epik romani esas olarak Ispanya ve Rusyada; 1917-1919 yillarinin calkantili devrimci ayaklanma yillarinda gecmektedir. Sergein muntazam anlatisi tarihsel bir dönum noktasi olarak Birinci Dunya Savasinin hendeklerinde gerceklestirilen kanli kitle kiyimlarinin ucuncu yiliyla; yani 1917 yili ile acilir. 1917 bahari ayni zamanda Rusya ve Ispanyada birdenbire ortaya cikan devrimci kabarmalar dönemidir de. Her ne kadar Ispanyadaki ayaklanma fiyaskoyla sonuclanmis olsa da, Rusyada isciler, köyluler ve askerlerin olusturdugu devrimci örgutluluk iktidari ele gecirebilmistir. Victor Sergein resmettigi iki sehrin hikayesi devrimcilerin iktidari almakta basarisiz olduklari Barcelona ile karsi-devrimci Beyaz Ordu tarafindan kusatilmis, acliktan kiralan, turlu sorunlarla bogusan, Rus Devriminin baskenti olan Petrograd arasindaki tezatlik uzerine kurulmustur. Yazarinin Stalinin devrimi bogmaya varan diktatörluk uygulamalarina acikca karsi ciktigi icin yari-tutuklu bulundugu bir dönemde, Leningradta kaleme aldigi bu romanda birbirleriyle baglantili iki tablo ustaca sunulur Bir yanda bol gunesli Ispanyol baskentindeki radikallesmis iscilerin kendi iktidarlarini kurmak uzere kalkistiklari devrimci eylemlerin romantik tablosu; diger yanda ise Rusyanin soguk ve karanlik devrimci sureclerinin anlatildigi kati ve acimasiz bir gercekci tablo vardir...