Yüzellilik Gazeteciler

Yeni Türkiye Devleti iki cephede savas yürütmüstür. Ilk mücadelesini, ülkesini isgal edip onu boyunduruk altina almaya calisan Itilaf Devletlerinin ve onlarin yerli isbirlikcilerinin toplu, tüfekli, mermili savasina karsi, cephelerde vermistir. Ikinci mücadelesi daha cetindir. Düsünseldir. Ittihatci kiniyle yogrulmus, bagimsiz yasama inancini yitirmis, kendi benligine ve milletine güvenmek yerine kurtulusu baska devletlerde arar olmus dimaglar bulmustur karsisinda. Bu kitap; kalemlerini ülkesi ve milleti icin degil bireysel cikarlarinin kesistigi emperyalistler icin kullanan yirmi iki gazetecinin yasamöyküsünü konu almistir. Tarihimize Yüzellilikler olarak gecen listede yer alan bu isimlerin on ücü Mill Mücadele yillarinda aktif olarak gazetecilik yapmis, arkalarina bile bakmadan ülkelerini terk ettiklerinde de bu meslegi sürdürmüstür. Dokuzu ise Mill Mücadele zaferle sonuclandirildiktan sonra kactiklari ülkede gazetecilik meslegine atilmistir. 1927 yilinda vatandasliktan cikarilan, 1938 yilinda affedilerek ülkelerinin kapilari yeniden kendilerine acilan bu isimlerin bir kismi tüm yasamlari boyunca Kemalist olarak adlandirdiklari Türkiyeyi yikmak, hilafeti, saltanati geri getirmek icin cabalamistir. Amaclarina ulasmak icin Ermeni ile, Kürtcü ile, Yunan, Ingiliz, Fransiz ile birlik olmuslar, silahli, örgütlü mücadelenin yani sira kalemlerini de kullanmislar, sanki Türkiyeye ve Mustafa Kemale hangi hakaretleri yapacaklarina dair ellerine basili birer kagit verilmis gibi birbirlerinden binlerce kilometre ötede ayni nakarati yüzlerce kez yineleyip durmuslardir. Her af haberi yayildiginda kalemlerini köreltmisler, Mustafa Kemal Pasaya mektuplarla ulasip en büyük övgüleri yapmislar, Türkün devrimini ona tapulamislar, af cikmayinca, elleriyle verdikleri tapuya itiraz etmislerdir. Kimileri Türkiyeye muhbirlik yaparak kendi arkadaslarini gammazlamis, kimileri de cift tarafli oynayarak muhbirligi gecim kapisi yapmaya calismistir. Türkiye onlari affetmeye hazir degilken onlari affeden de yine Atatürk olmustur. Kimileri aftan önce yasamdan ayrilmistir. Aftan sonra ise Türkiye; hemen dönenleri, biraz düsünüp sonra dönenleri ve hic dönmeyip kinlerini büyütenleri görmüstür.